Trump–Putin ALASKA Zirvesi: Zamanlama, Pazarlık Mantığı ve Jeopolitik Denklem
- Didem Öneş
- 11 Ağu
- 5 dakikada okunur
Dünya yeni jeopolitik denklemler üzerinden tasarlanırken, ülkemizde ise kifayetsiz politikalar ve tartışmalar ile sil baştan Anayasa tasarımı hedefleniyor. Bu ancak kapasitesizliktir. ülkeyi yönetenler, yönetmeye adaylar oturmuş dandik komisyonlarda oyuncak arabalarını yarıştırıyor, "o bunu dedi, bu şunu dedi" vari Türk Milletine gelecek gömlek biçmeye çalışıyor. Hatta yetmiyor, "Türkiye Halkına Türk Milleti denir" önerisini tüm sorunlarımızın çözümüymüşcesine sunuyor. Allah akıl fikir versin diyeceğim, vereceği yok; belli! Hadi gelin Trump Putin Alaska Zirvesini biz yorumlayalım. Neden mi? Bizi neden abuk sabuk işlerle ve kimlerle oyaladıklarını daha iyi anlamamız için...
Bu Zirvenin Anlamı Ne Olabilir?
15 Ağustos’ta yapılması planlanan Trump–Putin Alaska buluşması, ilk bakışta yalnızca Ukrayna savaşına dair diplomatik bir girişim gibi görünse de, benim olaylara bakış açımdan arka planda çok katmanlı bir güç mücadelesi barındırıyor.
Alaska, Rusya’nın 1867’de ABD’ye sattığı toprak olmasıyla tarihsel bir ironi taşırken; ABD açısından Arktik kimliğini pekiştiren, Avrupa’nın diplomatik ara aktör rolünü sınırlandıran ve Kafkasya–Orta Doğu–Arktik ekseninde yeni jeopolitik hatların habercisi olabilecek bir mekân.
ANALİZİMİZİ AŞAĞIDAKİ Teorik Çerçeve / Literatür ekseninde ele alacağım:
Zorlayıcı diplomasi (Schelling, George): Tehdit + teşvikin inandırıcılığı, karşı tarafın geri adımını tetikler; fakat “aşırı şartlar” direnci artırır.
İki düzeyli oyun (Putnam): Liderler hem dışarıda pazarlık eder hem içeride onay arar; “kamuoyuna kaybetmeden taviz” zaruridir.
Güvenlik ikilemi (Jervis): Ateşkes tartışması, taraflardan birini kırılgan hissettirirse kalıcı anlaşma güçleşir.
Olgunluk (Zartman): “Karşılıklı tükenmişlik + çıkış kapısı” aynı anda oluşmadıkça barış penceresi dar kalır.
Yaptırım pazarlığı (Drezner): Yaptırımlar, siyasi hedefe uygun “kademeli kaldırma takvimi”ne bağlanmadan kalıcı davranış değişikliği üretmez.
ÖZETLERSEK ÜÇ TEOREM BAŞAT ÇERÇEVE OLUŞTURUR:
Realist güç dengesi teorisi (Hans Morgenthau, Kenneth Waltz): Devletler güvenliklerini maksimize etmek için sürekli güç mücadelesi içindedir.
Yüz kurtarma (face-saving) ve inandırıcı baskı ilkesi (Thomas Schelling, The Strategy of Conflict): Taraflar geri adım atarken kamuoyu imajlarını koruyabilmeli; baskı gerçek ve uygulanabilir olmalı.
Jeopolitik merkez–çevre yaklaşımı (Halford Mackinder, Nicholas Spykman): Stratejik bölgeleri kontrol eden güç, küresel dengeleri belirler. Burada “Arktik kuşak” ve “Kafkasya geçiş hatları” kritik önemdedir.
Şimdi Alaska Zirvesinin olay örgüsü ve mevcut durumunu özetleyelim:
Olay Öyküsü ve Güncel Gelişmeler; Olası Senaryolar
Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un Moskova ziyareti sonrası “büyük ilerleme” açıklaması geldi.
Zirve duyurusu, Trump’ın Rusya’ya verdiği yaptırım süresinin bitiminden bir gün önce yapıldı.
Aynı dönemde, Zengezur Koridoru için Azerbaycan ve Ermenistan arasında yeni bir anlaşma imzalandı; bu koridorun ABD’nin TRIPP projesiyle bütünleşerek, benim açımdan şu soruyu gündeme getiren bu olay örgülerini birleştiriyor: Yeni bir jeopolitik hat olarak, Orta Doğu–Orta Kafkasya–Arktik hattının geliştirilmesi mümkün müdür?
Benim açımdan, bu günkü iktidar ve Cumhurbaşkanlığı sistemi ile Türkiye'nin güçlü bir ülke olmaktan çok bu hat üzerinde kontrollü geçiş hattı rolünde olabileceği, ancak karar gücü sınırlı, kullanılan bir geçiş ülkesi; diğer tarafta Azerbaycan ise laik, seküler yapısı ile bölgesel liderliğe oynamaya aday bir ülkedir. Böyle olduğu takdirde YENİ NATO'nun yapısı da ona göre inşa edilecektir.
Gelin sorularımızı sormaya başlayalım.
Geçiş Sorusu 1:
Bu zirve; yalnızca Ukrayna Rusya arasında barışı inşa etmek için mi, yoksa çok daha geniş bir stratejik yeniden dizilişin işareti mi?
Bu soruya cevap verirken Zirvenin "Alaska" da Yapılmasının Anlamına Önce Bakalım
1. “yeni Alaska” metaforuyla, yeni jeopolitik yazılımı
2. ABD’nin Arktik kimliğini pekiştirmesi: Alaska, iklim değişikliğiyle açılan Kuzey Deniz Rotası’nın kontrolünde ABD’nin stratejik rolünü hatırlatmak istenebilir. Bu mesaj hem Rusya'ya hem Çin’e gider. Ama Rusya'ya da yeni kapılar vaad eder.
3. Avrupa’yı bypass etme:Görüşmenin Alaska’da yapılması, NATO ve AB’nin arabuluculuk kapasitesini devre dışı bırakırken, Rusya'ya barış Çubuğunu ABD asıl uzatmak istiyor olabilir, bu da ABD–Rusya direkt hattını güçlendirir.
4. “Nötr ama mesajlı” zemin: Protokol baskısı düşük, ama jeopolitik iması yüksek bir mekân seçilmiş olması tesadüf değildir.
Geçiş Sorusu 2:
Bu mekân seçimi, masadaki konuların Ukrayna ile sınırlı olmadığını mı gösteriyor?
Zengezur–Trump Yolu ve Kafkasya–Orta Doğu–Arktik Bağlantısı
ABD’nin TRIPP altyapı projesi, Zengezur Koridoru üzerinden Azerbaycan liderliğinde Kafkasya’dan Orta Doğu’ya, oradan Arktik’e uzanan bir ticaret–enerji hattı vizyonunu içerdiğini düşünüyorum.
Rusya açısından bu hat, kendi “Kuzey-Güney” koridorunu zayıflatma potansiyeline sahip olsa da, yeni dünya düzeninde "köleler ve sahipleri" olarak ikiye ayrılacak bir sistemde Rusya ABD ile "Sahipler" arasında olma fırsatı sunulabilir.
Türkiye, hattın üzerinde ama karar mekanizmalarında sınırlı; stratejik bağımlılık riski artmış, iç siyaseti sürekli dışa bağımlı, ucuz insan gücü ve askeri taşeronluk yapısını güçlendiren bir yöne evrilebilir.
Azerbaycan, hem Batı hem Rusya ile oynayabilen, İngiltere, İsrail ve ABD ile jeopolitik ağırlığı artan bir aktöre dönüşüyor, bu kesin. Geleceğin Türk Dünyasını laik/seküler boyutta inşası ise küresel sermayeye daha çok hitap ediyor.
Ermenistan, blokajdan çıkış imkânı buluyor ancak gümrük ve güvenlik kontrolü hâlâ kırılgan. Fransa, ABD ile bu kırılganlığı aşmayı hedefleyecektir. Barış yaptığı bir Azerbaycan ile ticaret hacmi artacaktır.
Arktik bölgesi, iklim değişikliği nedeniyle açılan yeni deniz rotaları ve enerji–maden kaynakları yüzünden 21. yüzyılın jeostratejik öncelikli alanlarından biri haline gelebilir mi? Bu soruya verilecek cevap "İklim Değişikliği Politikaları" ile birebir örtüşmektedir.
Acaba küresel kuzey rotalarının geleceği de masa da olacak mı?
Bu soruları aklımızda tutup şimdi Somut mevcut tabloyu verelim:
Tarafların pozisyonları ve beklentileri
ABD (Trump yönetimi)
Hedef: “Yakında ateşkes” ve toprak düzenlemeleri içeren bir çerçeveye kapı aralama; aksi halde yeni yaptırımlar/ikincil tarifeler.
Müzakere mimarisi: Ön görüşmeleri yürüten özel temsilci Steve Witkoff etrafında şekillenen hat; performansı ve gafları tartışma konusu oldu. NewsweekThe Daily Beast
Rusya (Kremlin)
Çekirdek talepler: 2022’den beri ilhak ilan edilen bölgelerin fiilî tanınması, Ukrayna’nın NATO ilerleyişinin durması, silah tedarikinin kısıtlanması; içeride “taviz yok” imajı korunuyor. The Washington PostThe Independent
Ukrayna
Kırmızı çizgi: Toprak tavizi yok; güvenlik garantileri, esir takası ve kaçırılan çocukların iadesi şart. Katılım olmadan yapılan mutabakatı tanımama eğilimi sürüyor; Zelenskiy’nin zirveye dahil edilmesi seçeneği tartışılıyor. POLITICOThe Independent
Avrupa Birliği
Çizgi: “Ukrayna masada olmalı; zorla değişen sınırlar tanınamaz.” Aynı zamanda ateşkes durumunda güvenlik ve yeniden inşa paketlerini hazırlama eğilimi. (AB liderleri ve NATO açıklamaları bu hattı güçlendiriyor.) The Independent
Geçiş sorusu 3
Tarafların bu pozisyonları, kısa vadeli bir “ateşkes+takvim” paketinde nerede kesişebilir?
Bu sorunun cevaplarını çeşitli uluslararası kaynaklardan şu şekilde topladım:
Tatyana Stanovaya (Carnegie): Kremlin, taviz veriyormuş izlenimi yaratabilecek “çok senaryo” üretebilir; temel pozisyon değişmez. The Independent
Sam Greene (CEPA): Bu süreç, Trump’ın tehditlerinin işe yaradığı iddiasına imkân verirken, Putin’e de geri adım atmayı bariz ifşa etmeden yönetme fırsatı sunar. The Moscow Times
Alexander Baunov (Carnegie): “Reddeden tarafı suçla” taktiği: teklif/ateşkes reddedilirse sorumluluğu karşı tarafa yükleme gayreti. The Moscow Times
Editoryal yorumlarına dair: Alaska, riskli bir barış kumarıdır; “toprak karşılığı ateşkes” fikri vermekte ancak güçlü güvenlik garantileri ile de ek kazanımlar konuşulabilir. The Washington Post
Geçiş sorusu 4
Mevcut durumda, piyasa tepkileri ve Arktik sembolizmi, masadaki hesapları nasıl etkiliyor?
İşte bu soru bizim için şu açıdan önemlidir:
Jeoekonomi ve Arktik boyutu:
Piyasalar: Zirve öncesi petrol ve altın fiyatlarında “barış umudu/başarısızlık riski” eksenli dalgalanma—başarı ihtimalli satış, başarısızlık ihtimali sert yükseliş anlamına gelebilir. ReutersThe Economic Times
Arktik sembolizmi: Alaska, ABD’nin Arktik ulus kimliğini ve Kuzey Deniz Rotası (NSR) üzerindeki daha geniş rekabet hikâyesini arka planda hatırlatarak; Rus kamuoyunda da sembolik etki üretilmekte.
Geçiş Sorusu 5
Bu zirve ile sonuçta ne beklenebilir?
Halihazırda çeşitli uluslararası kaynaklarda ifade edilen olasılıklar şunlardır:
A) Sınırlı Ateşkes + Yol Haritası (olasılık: orta)
Uzun menzilli saldırıların kısıtlanması, esir takası, sivil koruma paketleri; toprak statüsü sonraya bırakılır.
Risk: “Donmuş çatışma” ve yeniden tırmanış döngüsü. The Washington Post
B) Çerçeve var, icraat yok (olasılık: orta-yüksek)
Liderler “ilerleme” açıklaması yapar; teknik heyetler tıkanır.
Etkisi: Piyasalarda kısa “iyimserlik”, sahada statüko.
C) Kopuş (olasılık: düşük-orta)
Taraflar sertleşir; ABD ikincil yaptırımları devreye sokar; enerji/altın yukarı. Reuters
Gelelim Alaska Zirvesinden Çıkabilecek Sonuçlara:
“Fotoğraf” mı, “çerçeve” mi?
Anlaşıldığı üzere, Alaska zirvesi, yüz kurtarma ihtiyacını gözeten bir pazarlık sahnesi. Buradan kalıcı barış çıkması, Ukrayna’nın doğrudan katılımı, güçlü güvenlik garantileri ve kademeli yaptırım–uyum takvimi olmadan zor. En olası çıktı, sınırlı bir ateşkes + muğlak bir yol haritası; bu da “donmuş çatışma” riskini azaltmak yerine yalnızca erteleyebilir.
Kaynakça
Schelling, T. (1960). The Strategy of Conflict. Harvard University Press.
Waltz, K. (1979). Theory of International Politics. McGraw-Hill.
Mackinder, H. (1904). The Geographical Pivot of History.
Carnegie Russia Eurasia Center, 2025 değerlendirmeleri.
Moscow Times, Medya Günlüğü












Yorumlar